Anasayfa / Etiket Arşivi: öğrenci

Etiket Arşivi: öğrenci

Yüksek Beklentiler Öğretimi Nasıl Geliştirir?

Yüksek Beklentiler Öğretimi Nasıl Geliştirir?

Türkçe öğretmenliği yaptığım yıllarda sınıf kuralları ve rutinleri oluşturmanın yanı sıra Türkçe dersine özgü beklentilerimi yılın ilk dersinde öğrencilerle paylaşır ve bu beklentileri tahtanın sağındaki panoya asardım. Bu beklentilerden sanırım öğrencilerim tarafından en çok hatırlananı “Yazdım ama okumasam olmaz mı?” sorusuna cevabımın her zaman “olmaz” olmasıydı. Devamını Oku »

Sınıfta Uyuyan Öğrencilere Kızmayın!

Sınıfta Uyuyan Öğrencilere Kızmayın!

Bir ders planını incelediğinizde ya da bir sınıfın camından içeri baktığınızda, o sınıfta zihinsel meşguliyet olup olmadığını çok rahatlıkla anlayabilirsiniz. Biz öğretmenler, yıllardır aynı konuyu anlata anlata neredeyse çift yol haline gelmiş nöral yollarımızda tek elimizle araba kullanırken çocukların yeni nöral yollar oluşturmalarına nedense izin vermiyoruz. Meşgul olması gereken öğrencinin beyni iken bizde genelde meşgul olan öğretmenin beyni. Devamını Oku »

Öğrenmeye Yepyeni Bir Şekilde Bakmak: Ders Çalışması

Öğrenmeye Yepyeni Bir Şekilde Bakmak: Ders Çalışması

Ders çalışması; öğretmenleri deneme, gözlemleme ve iyileştirme konusunda destekleyen bir araştırma döngüsü. Bu yöntemde öğretmenler,  öğrencilerin öğrenmesi için birlikte çalışıyorlar. Böylece okullar, hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin öğrenme konusunda tutkulu oldukları yerler haline geliyor. Devamını Oku »

Eğitim Konferansları ve Mesleki Gelişim

Eğitim Konferansları ve Mesleki Gelişim

Türkiye’de son yıllarda pek çok kuruluşun değerli katkılarıyla öğretmenlere yönelik çok çeşitli eğitim sempozyumları yapılıyor. Benim bu yazıda üzerinde durmak istediğim konu, eğitimlerden beklentimizi hangi noktada tutmamız gerektiği. Asıl önemli olan ise öğrendiklerimizin sınıfa yansıyıp yansımadığı ve öğrencinin öğrenmesine katkısının ne olduğu? Ebbinghaus’un unutma eğrisi, öğrendikten sonraki bir saat içinde öğrendiklerimizin yarısından fazlasını unuttuğumuzu göstermekteyken ne yapalım da eğitimlerden döndükten sonra okulumuzda anlamlı bir fark yaratabilelim? Devamını Oku »

Hiç Bitmeyen Dersler…

Hiç Bitmeyen Dersler…

Öğretmenlikte deneyim kazandıkça kırk dakikalık bir derste ne kadar ilerleyebileceğiniz, ne kadar örnek yapabileceğiniz ya da grup çalışmasına kaç dakika ayıracağınızla ilgili öngörü kazanırsınız; bu öngörüye rağmen öğretmenlerden pek azı dersi nasıl bitirdiğini önemser. Devamını Oku »

Grup Çalışmalarınız Kabusa Dönüşmesin

Grup Çalışmalarınız Kabusa Dönüşmesin

Günümüzde öğretmenlerin çoğu öğrencilerin derste kendilerinden daha aktif olmaları gerektiğinin farkındalığıyla eski alışkanlılarına meydan okuyorlar. Bazıları ise sınıfta grup çalışmalarına yer vermenin bir zaman kaybı olduğuna inanıyor. Bu inancın yaygınlaşmasında başarısız deneyimlerin etkisi büyük. Oysa ki başarısız deneyimleri bir öğrenme fırsatına dönüştürmek bizim elimizde. Devamını Oku »

Derste Öğretmeyin, Öğrenin

Derste Öğretmeyin, Öğrenin

“Ne yapalım müfredat çok yoğun” “Ne yapalım dersimin süresi az.” “Ne yapalım sınav var.” “Ne yapalım veliler böyle istiyor.” diyen iç sesimizi kısıp derslerimizi farklılaştırmamızı sağlayacak yeni yaklaşımları öğrenmeye ve denemeye istekli olduğumuzda, derslerimiz bir süre sonra hiç ummadığımız kadar çeşitlenecek ve bu durum öğrencilerimizi de kendi öğrenmelerinin sorumluluğunu almaya zorlayacaktır. Öğrenmeyi modelleyen bir öğretmenden daha güzel bir örnek olabilir mi? Devamını Oku »

Bana Ders Anlatma!

Bana Ders Anlatma!

Üniversite sınavına hazırlanırken Ankara’da dershaneye gidiyordum. Bir Türkçe öğretmenimiz vardı. Malum, öğrenciler öğretmenleri çekiştirmeye bayılır. Biz de kendi aramızdaki konuşmalarımızda o Türkçe öğretmenine dershanenin boşuna maaş verdiğini düşünürdük. Çünkü ders anlatmazdı, tüm dersi öğrencilere anlattırırdı. Konuları aramızda paylaştırır, bizler sırayla tahtaya çıkar, konuyu anlatırdık. Devamını Oku »

TEOG Annesi

TEOG Annesi

Oğlum bu sene 8. sınıf ve ben bir TEOG annesiyim. Bu gerçeği bir yaz sabahı telefonuma gelen bip sesiyle öğrendim. 8A anneleri grubuna eklemişler beni. Birkaç kişi hemen yazışmaya başladı, grubu açan kişiye teşekkür ediyorlardı. Bir anne, “Bir TEOG annesi olarak…” diye söze başladı. “Bu oluşumu destekliyorum. Ne iyi yaptınız, bu sene zor senemiz, birbirimize destek olmamız lazım…” diye devam etti. Dedim, işimiz var. Henüz sessizliğimi bozmadım, ne kadar dayanırım bilmiyorum. Çıkıp gerçek düşüncelerimi söylesem yer yerinden oynamaz elbette yine de kendimi Mandıra filozofu gibi hissetmiyor değilim. “Ben TEOG annesi olmaya karşıyım!” Sınava da karşıyım aslına bakarsınız ama bu karşı çıkış Don Kişot’un yel değirmeniyle savaşına benzeyeceği için ortama ayak uydurmaya çalışıyorum. Devamını Oku »

Öğretmenler Üç Günlüğüne Öğrenci Olursa…

Öğretmenler Üç Günlüğüne Öğrenci Olursa…

Görevim gereği öğretmenlerin düzenli olarak derslerine giriyorum ve “yapılandırılmış gözlem” adını verdiğimiz bir süreçte onlara “ileri besleyen geri bildirimler” vermeye çalışıyorum. Bu durum, bazen haftanın yarısında sınıflarda misafir olarak ders dinlememi gerektiriyor. Türkçe öğretmeni olarak görev yaptığım yıllarda da bir öğrenci ya da bir grup tahtada sunum yaptığında mutlaka gidip onların sıralarına oturup sunumu oradan izler ve öğrencilerin gözünden kendimi görmeye çalışırdım. Bu deneyimler, bana bir şeyleri farklılaştırmam için gereken bakış açısını kazandırmıştır. Devamını Oku »

Scroll To Top